TBMM’de Cezaevindeki Çocuklara AKP ve MHP Milletvekillerinin Oyuyla Reddedilen Öneri: ‘Gelip Ebu Zer’den yardım istemeyin’ diyen Ali Şeriati…
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda HDP’nin cezaevlerinde büyüyen çocuklar ve ailelerine yönelik hak ihlallerinin soruşturulması önerisi AKP ve MHP’li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. HDP Şırnak Milletvekili Hüseyin Kaçmaz, “Değerli iktidar milletvekilleri, ‘Muaviye’yi Abu Zer’den gelip almayın’ diyen Ali Şeriati’nin nasihatını dinleyin derim.
HDP Grubu, bugün; TBMM Genel Kurulu’na, daha önce Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı’na sunulan “cezaevlerinde büyüyen çocukların maruz kaldıkları hak ihlalleri ve yaşadıkları hak ihlallerinin araştırılması” konulu araştırma teklifini önerdi. veliler” gündeme getirilmelidir.
Teklif üzerine konuşan HDP Şırnak Milletvekili Hüseyin Kaçmaz, şunları söyledi:
“Türkiye’de cezaevlerinin sayısı her geçen gün artıyor. Tabii bu sayı artarken hükümlü ve tutuklu kadın sayısı da artıyor. Tabii cezaevlerindeki çocuk ve bebek sayısında da artış var. En güncel bilgi Hak İnisiyatifi’nin Kasım 2019 yılına ait paylaştığı bir rapordur. Bu rapora göre 780 çocuk anneleriyle birlikte cezaevinde ama dediğimiz gibi Adalet Bakanlığı’nın verdiği sorulara ilişkin sorular. 0-6 yaşları arasında yine ortadaki çocuk sayısını paylaşmamaktadır.
“11 yaşındaki lösemi hastasının anne babası cezaevinde”
Bebekler ve çocuklar, cezaevlerinde nemli, güneş görmeyen odalarda yaşamaya zorlanmakta ve yeniden gelişmeleri için gerekli koşullar sağlanamamaktadır. Basına yansıdığı üzere bir hafta boyunca çocuklarının bezlerini plastik poşetle kapatmak zorunda kalan anneler var; Yine çocuğu ranzadan düşen anneler var. Doğal olarak cezaevinde bu ihlallerle ve bu koşullarla karşı karşıya kalan çocuklar ve anne babası cezaevinde olan ağır hasta çocuklar da söz konusu oluyor. Bugün sizlerle birkaç isim paylaşmak istiyorum: 11 yaşındaki Hakan Dağdeviren lösemi hastası, annesi ve babası cezaevinde. Yine hatırlarsınız Elif Işık Tiftik, Eskişehir’de anne babası cezaevindeyken bu kadar kötü koşullarda hayatını kaybeden 6 yaşında bir çocuk. Bu fotoğrafı paylaşmak isterim: Değerli milletvekilleri, 8 yaşındaki Ahmet Burhan Ataç, babası cezaevindeydi ve kanser tedavisi görüyordu. Cemiyetin tüm taleplerine rağmen babanın çocuğuyla sadece bir kez görüşmesine izin verildi ve son gün durumu ağırlaşan Ahmet, ‘Baba… Baba…’ diyerek hayatını kaybetti. Bu olay aslında karşı karşıya olduğumuz adaletsizliğin bir göstergesidir. Tabi bu vicdansızlıklar ve hukuksuzluklar hala devam ediyor.
FOTOĞRAFLAR GÖSTERİLDİ
Size şu 2 fotoğrafı göstermek isterim: Bir yanda ‘Baba… Baba…’ diyerek hayatını kaybeden Ahmet, diğer yanda 6 yaşında kanser tedavisi gören Yusuf Kerim. . Yusuf Kerim bu sabah yine annesiz uyandı. Soğuk bir hastane odasında 4. evrede kanser tedavisi görüyor ve doktorlar yüzde 20 yaşama şansı olduğunu söylüyor. Bu çocuğu annesinden ayırmayın. Ücretli milletvekilleri, bu sadece iktidardaki milletvekillerinin sorumluluğunda değil; Yusuf Kerim’in annesine kavuşması için tüm taraflar ve tüm toplum sessiz kalmamalı, Yusuf Kerim bir an önce annesine kavuşmalı ve bu vicdansızlığa son verilmelidir. Sayın hükümet milletvekilleri, ‘Gelip Muaviye Ebu Zer olmayın’ diyen Ali Şeriati’nin nasihatini dinleyin derim.”
İYİ Parti Aydın Milletvekili Adnan Sezgin, HDP önerisine ilişkin yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Ülkemizde 0-6 yaş arası çocuklar annelerinin, 12-18 yaş arası çocuklar ise kendi mahkeme belgeleri nedeniyle cezaevlerinde tutulmaktadır. Çocuk Savunma Kanunu’nda tanımlanan koruyucu ve destekleyici tedbirler maalesef cezaevindeki çocuklara uygulanamamaktadır.Cezaevindeki çocuklar korkunç fiziksel koşulların ve sosyal izolasyonun mağdurudur.Çocukların duygusal ve fiziksel olarak sağlıklı bir şekilde gelişebilmeleri için , cezaevinde büyümek zorunda kalması engellenmeli, çocuk haksız ve farklı bir cezaya maruz bırakılmamalı, geriye kalan 0-6 yaş arası çocukların annelerinin infazları yüksek menfaat gözetilerek ertelenmelidir. Burada hem çocuğun hem de toplumun sağlığı esas alınmalı, zulümden kesinlikle ve kesinlikle kaçınılmalıdır.
“HAPİS ÇOCUKLAR İÇİN UYGULANMAMALI”
Kendi yargılama belgeleri nedeniyle cezaevlerinde tutulan çocuklarla ilgili de önlemler alınmalıdır. Çocukları suça iten koşullar düzeltilmelidir. Hapis cezası çocuklar için bir uygulama olmamalıdır. Bir çocuğu hapsetmek veya cezalandırmak onarıcı olamaz. Çocukların suça karışması engellenmeli, sokakta yaşayan çocukların barınma, eğitim, rehabilitasyon, istihdam, sağlık ve bakım imkanları artırılarak aile ve toplumla bütünleşmeleri sağlanmalıdır. YETERLİ Parti olarak onarıcı adalet programları ile suça sürüklenen ve suç mağduru çocuklara yaş, cinsiyet, mağduriyet veya suç tipine göre kişiye özel rehabilitasyon düzenlemeleri öngörüyoruz. Ayrıca çocuklarımızın fiziksel ve zihinsel gelişimleri açısından çocukluklarını yaşamalarına engel olacak işlerde çalıştırılmalarını da önleyeceğiz.”
“DÜŞMAN CEZA HUKUKUNU UYGULADINIZ”
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, HDP’nin önerisine ilişkin şunları söyledi:
“Şimdi 15 Temmuz’dan sonra olağanüstü bir durumla karşı karşıya kaldık, Türkiye Cumhuriyet tarihinde ilk kez çok sayıda kadın mahkûmla karşılaştık. 15 Temmuz’dan sonra birçok kadın haksız yere yakalandı, tutuklandı ve hüküm giydi. derneğe üyeydiler, bankaya para yatırdığı için, yurtta kaldığı için, prestijli rakamlara baktım bugün 12 bine yakın kadın hükümlü, 12 bine yakın kadın cezaevinde, 14 bine yakın kadın şu an cezaevinde. çeşitli nedenlerle cezaevinde bu sayı cumhuriyet tarihinin en yüksek rakamı ve işte 15. özellikle temmuzdan sonra arttı şimdi bu kadar yoğunluk karşısında -tabi çocukları ve bebekleri var – Kadınları yakalanmasın, tutuklanmasın diye doğumhanenin önüne kadar takip ettik; Şimdi 470 prestijli anne bugün 0-6 yaş arası ortanca 520 çocukla cezaevinde kalıyor arkadaşlar bakın 470 anne a 520 bebek cezaevinde. Sorun artık bu bebeklerin cezaevlerinde annelerinin yanında uygun koşullarda kalması değil; Sorun şu ki bu bebekler hapiste değil. Bunun için ne yapacağız? Şimdiye kadar bununla ilgili herhangi bir işlem yapmadık. Bu annelere karşı düşmanca ceza hukuku uyguladınız.”
HDP’nin önerisi AKP ve MHP’li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.